Sevabı olmayan bu sadaka düzeni bizi teslimiyete götürüyor diyoruz.
Duyan yok…
Türk milletine giydirilmek için provaları sıklaştırılan bu ölüm kefenini bir peçete gibi buruşturup tarihin çöplüğüne atmak için şimdi ayağa kalmak zamanı diyoruz.
Dinleyen yok…
”Ölüm uykusuna yatmış milletlerin tarihleri yoktur” diye sayfalarda ve ekranlarda karalamadık yer bırakmadan ısrarla yazıyoruz.
Ya okuyan yok, ya da okuduğunu hissettirecek kadar tepki vermeye cesareti olan yok…
Kahreden bu zelil sersemlikten kurtulmak için, bu mahmurluktan uyanmak için, başlarınızın bağlandığı bu boyunduruktan kurtulmak, bu zincir ve tutsaklık kazıklarını köklerinden sökmek için harekete geçin ve başınıza buzlu su dökün diyoruz.
Kendimizden başka hisseden ve iğne batığı kadar incinen yok…
Bedenlerinize tüy ağırlığında olsun vicdan koyun ve kafalarınıza akıl koyun! Aksi halde sahip olduğunuz ülkeniz, ülküleriniz, hürriyetiniz, yudum yudum aldığınız havanız, suyunuz ve tüm bu güzelliklerin kaynağı vatanınızı kaybedeceksiniz diyoruz.
Aldıran ve anlattıklarımızı bir nebze anlamak için bile cesaretini ortaya koyan yok.
Çimdik atın kendinize diyoruz. Göz göre göre yok oluyorsunuz… Hulasa olarak, ne olur kendinize gelin diyoruz.
Yıllardan beri bir santim olsun yerinden kalkan ve bir milim olsun kıpırdayan yok. Yok… Yok… Yok…
Saygı ve Muhabbetlerimle,
Fahrettin Korkmaz
Büyük Anadolu Kalkınma hareketi
Kurucu Genel Başkanı