HİLAL KAPLAN…

ONUN ADINI ASLINDA HİÇ BİLMEYECEKTİNİZ BİLE…

 

 

Onun adını, sanını, işini gücünü aslında hiç bilmeyecek ve de duymayacaktınız bile. Bırakınız onun bir gün akil adamlar listesine girdiğini görmeniz, onun isminden ve resminden ömrünüzün sonuna kadar belki de hiç haberdar olmayacaktınız. Ancak şimdi o Başbakanın akil adamlar listesine girmiş bir medya prensesi. 

 

Evet, şimdi onun şansı ve bahtı açıldı. O şimdi matah bir yazar, ünlü bir çizer ve hatta akil bir insan oldu. Bugüne kadar farkına varılmamış bu yüceler yücesi karakter, çoktan hak ettiği bir kanaat önderi ve bir akil insan oluverdi şimdi. Şimdi onun kulağına, yıldırım hızıyla "akil insan" payesi bir müjde gibi üfleniverdi. Değerliler değerlisi bu akil insan, ismini ay yıldızlı Türk bayrağının hilalinden dan alan, Hilal Kaplan’dan başkası değildir.

 

Evet, şimdi edindiğimiz bilgilere göre bu sözde saygıdeğer hanımefendi, apar topar akil insanlar listesine alınıvermiş. Çok önemli bir sözün altına imzasını atmış olan bu medya mucidinin adı neredeyse gözden kaçırılacakmış. Neyse ki, korkulan olmamış ve bu değerin farkına tez elden varılarak, kendisine hakkı teslim edilmiştir.

 

Hilal Kaplan demiştir ki; “Türk bayrağının adı değişsin.” Türk milletinin bağımsızlık, şeref ve milli hükümranlığının sembolünden de Türk ifadesi çıkarılsın demiş. Ne denirse densin ama öncelikle şu Türk ifadesi çıkarılsın demiş…

 

Böylesi bir vicdansız muhasebenin, pardon vicdan muhasebesinin ve âli cenaplığın karşılıksız kalması düşünülebilir miydi(!)? Hayır, marifet iltifata layık görülmeliydi. “Türk bayrağı ismi değiştirilsin” sözünün az bulunur mucidi Hilal Kaplan çok acil olarak ödüllendirilmeliydi. Öyle de yapıldı. Adalet mekanizması devreye girdi, AK Parti tarafından yıldırım hızıyla aranarak, artık bundan böyle bir akil insan olduğu haberi kendisine verildi. Şimdi bir hak daha sahibini buldu. Artık o da bir akil insan. Mübarek olsun.