Bu kentin talihsiz yanlarını saymakla bitiremedik yıllarca. Bürokratıyla,seçilmişiyle koltuk ısıtanları hep eleştirdik,lakin sonunda da  “Gelen,gideni arattı !” demeden de edemedik.Bu da talihsiz, gözü yaşlı memleketin bir başka acı yüzü oldu.

                Var olanlar eleştirilirken,onların yerine makam saltanatına konuşlananları daha çok yermek zorunda kaldı Adana…

                Bu kentin derinliklerinden gelen köklü bir sorunu var,herkesçe malum olan bir konu. Trafik ve yolların alt yapı eksikliği… işte tam da bu noktadan hareketle trafik denince akla hemen toplu taşıma araçları geliyor,dolmuş,minibüs,otobüsler… Resmi plakalı (Büyükşehir Belediyesi Halk otobüsü) yada özel, Adana trafiğini sıkıntısına tuz biber olan,daha keşmekeş hale getiren,vatandaşa hizmet kadar çile de sunan bu otobüsler,dolmuşlar için, “Laf olsun,torba dolsun” tadında denetim gerçekleştirdi Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Daire Başkanlığı.

                Göstermelik belediyecilik uygulamalarının en güzel örneği,geçtiğimiz hafta Büyükşehir Belediyesinin toplu taşıma araçlarına yönelik yaptığı bu uygulama ile yaşanmış! Nereden haberimiz oldu derseniz,ulusal kanalların haber bültenlerinden. Bizim işgüzar Büyükşehir Belediyesi çalışanları (!) fazla mesai yapmış, seyir halinde ki dolmuş,otobüs işleten esnafı durdurarak sakal kontrolü yapmış. Kimi haber bültenleri konuyu alaycı bir üslupla ele almıştı. Adana bir kez daha “ Yapılamayanlarıyla” gündeme gelmiş,komedi malzemesi olmuştu…

                Ayıpladım vallahi (!), hani tırnaklara bakılmadı… Böyle denetim mi olur ? Adanalı bunu mu hak ediyor,sakallı,tırnakları uzun,kılık kıyafeti bozuk şoför esnafı,bizim vatandaşın trafikte,ulaşımda ki kala kala,yegane sorunu vardı,onu da Büyükşehir Belediyesi buldu ve caydırıcı ,önleyici,denetleyici mekanizmasını (!) kullanarak korku saldı…

                Sanırım Adana dışında ki şehirlerde yaşayanlar şöyle demiştir; “Toplu taşıma kusursuz işliyor,trafik çok rahat,Adanalının ulaşım sorunu sadece sakallı şoförlerden ibaret. Adamlar uğraşacak iş arıyorlar” Aynen böyle konuştuklarından eminim…

                Bu sözde yöneticilerin,seçilmişlerin,atanmışların gazabı habire kentin üzerine inip duruyor. İşe dokunur bir çalışma oluyorsa,mutlaka on marifetsiz icraatla ,bir çuval inciri TÜRKİYE’nin gözleri önünde batırıyorlar…

                Zaten kentin talihsiz yaşamını da yıllarca bu ve benzeri Zihni’yetler (!) oluşturmadı mı?

                Toplu taşıma araçlarında,özel yada Büyükşehir Belediyesi’ne ait halk otobüsü,dolmuşlarda şunlara asla rastlanmaz sayın yetkililer,seçilmişler (!) pis kokan ,kirli,sürekli  ve uzunca klakson-korna çalan,önce emekleme hızında,sonra birden ferrari pilotlarına taş çıkartacak  sürat ve slalomlarla insanın içini dışına çıkartan taşımacılık ( Ki bazı doktorlar böbrek taşı dökmek için, Adana semalarında gezen bu dolmuş,otobüslerde 2 saat geçirmeyi öğütlüyor fakat bir sorun var,taş atayım derken,bağırsak düğümlenmesi söz konusu da olabilirsiniz aman dikkat!) yol ortasında yolcu indirip,alma,yazın sıcağında klimaları değilde fanları açmaları,güzergah keşmekeşe si,kaba saba konuşmaları,bir ellerinde sigara yada cep telefonu, simsiyah egzoz dumanları çıkmaz,şikayet mekanizmasının caydırıcılık unsuru olması,paso gösteren yolculara,neredeyse muavinler bir şey gösterecek olması,trafik kurallarını kendi zaman çizgilerine göre bozması, diğer araçları tehlikeye düşürmeleri,yollarda can taşımaya değil de can almaya çıkmışcasına bilinçsizce direksiyon sallamalarına hiç ama hiç rastlanmaz…

                Daha pek çok özellik ve yetenek bahşeden şoförler de var, lakin bunlar yeterlidir sanırım. Denetimlerin bu anlamda ve her gün,sıklıkla yapılması gerekirken, medyaya “Sakal denetimi” adıyla servis yapılması,Büyükşehir Belediyesi’nin icracı bir uygulamaymış gibi lanse edilmesi,tüm Adanalıları kızdırmıştır kanımca.

                Bu aldatmacayla asıl yapılması gerekenler gölgelenip,olayın şova dönüştürülmesi,Büyükşehir Belediyesi’nin Adanalı vatandaşlarla alay edip,Türkiye’nin gözü önünde küçük düşürmesinden başka bir “Uygulaması” olamaz.