Cumhuriyet’in en önemli kazanımlarından biri, halk egemenliğinin sağlanmasıdır. Osmanlı İmparatorluğu döneminde egemenlik hanedanın elindeyken, Cumhuriyet ile birlikte egemenlik halka geçmiş, Türkiye Büyük Millet Meclisi halkı temsil eden en yüksek kurum olarak tanımlanmıştır. Bu durum, halkın kendi yöneticilerini seçebilmesi ve karar süreçlerinde etkili olabilmesi anlamına gelmiştir.
Cumhuriyet’in bir diğer kazanımı ise laiklik ilkesinin benimsenmesidir. Laiklik, din ve devlet işlerinin ayrılmasını sağlayarak halkın dini özgürlüklerini güvence altına almış, aynı zamanda kamusal alanda dinin etkisinin sınırlandırılması sayesinde daha eşit bir toplumsal düzenin temellerini atmıştır. Bu sayede farklı inançlara sahip bireylerin bir arada yaşayabileceği demokratik bir yapı oluşmuş, toplumun tüm kesimlerinin eşit haklardan yararlanması sağlanmıştır.
Eğitim alanında yapılan reformlar da Cumhuriyet’in halka sunduğu en önemli kazanımlardan biridir. Tevhid-i Tedrisat Kanunu ile eğitim birliği sağlanmış, eğitim modernleştirilmiş ve herkes için ulaşılabilir hale getirilmiştir. Kız çocuklarının eğitim görme hakkı tanınmış, kadın-erkek eşitliğine dayalı bir eğitim sistemi oluşturulmuştur. Bu eğitim reformları sayesinde, toplumun genel eğitim düzeyi yükselmiş ve bireylerin ekonomik, sosyal ve siyasi alanlarda daha etkin hale gelmesi sağlanmıştır.
Cumhuriyet dönemi kadın hakları konusunda da büyük bir devrim yaratmıştır. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınmış, hukuki ve sosyal haklar bakımından erkeklerle eşit statüye kavuşmaları sağlanmıştır. Bu kazanımlar, kadınların toplumsal hayatta daha aktif rol almalarını mümkün kılmış ve Türkiye’nin modernleşme sürecinde önemli bir adım olmuştur.
Cumhuriyet, tüm bu alanlarda halkın refah ve özgürlüğünü gözeten, eşitlikçi ve çağdaş bir toplum düzeni oluşturarak Türkiye’yi modern bir ulus-devlet yapısına kavuşturmuştur. Bu kazanımlar, bugün Türkiye’nin demokratik yapısının temel taşlarını oluşturmaktadır.
Bu nedenle ki;
Yaşasın Cumhuriyet!